Gezegenlerarası Öncüler Uzay Aracı Navigasyonunun Geçmişi, Bugünü ve Geleceği

Yıldızlararası Yolculuk ve Gelecek

Antet	Yanıt
Uzay aracı	Bir feza aracı, uzayda yolculuk etmek suretiyle tasarlanmış bir araçtır. Uzay aracı, insanlı yahut insansız olabilir ve öteki gezegenleri keşfetmek, haberleşme sinyalleri göndermek yahut ilmi veri toplamak benzer biçimde muhtelif amaçlar için kullanılabilir.
Uzay keşfi	Uzay keşfi, dış uzayı keşfetme sürecidir. Uzay keşfi hem devlet kurumları aynı zamanda hususi firmalar tarafınca yürütülür ve yarım yüzyıldan fazla bir süredir devam etmektedir. Uzay keşfinin amacı, güneş sistemimiz ve ötesindeki kainat hakkındaki daha çok şey öğrenmektir.
Gezegenler arası yolculuk	Gezegenler arası yolculuk, güneş sistemimizdeki gezegenler arasındaki seyahattir. Gezegenler arası yolculuk zor ve pahalı bir girişimdir, sadece gelişmiş feza araçları ve tahrik sistemleri kullanılarak mümkündür.
Uzay aracı navigasyonu	Uzay aracı navigasyonu, bir feza aracını uzayda bir noktadan diğerine yönlendirme sürecidir. Uzay aracı navigasyonu karmaşa bir görevdir ve muhtelif sensörlerin ve sistemlerin kullanımını gerektirir.
Yeni Ufuklar özellikleri	New Horizons, 2006 senesinde Kuiper Kuşağı’nı keşfetmek için fırlatılan bir feza aracıdır. New Horizons, Plüton’u ziyaret eden ilk feza aracıdır ve şu anda cüce gezegen Ultima Thule’yi keşfetmek suretiyle yoldadır.

II. Yıldızlararası Yolculuk

Yıldızlararası seyahatin zamanı, insan uygarlığının ilk günlerine kadar uzanan uzun ve büyüleyici bir tarihtir. Antik dünyada, güneşe oldukca yakın uçup denize düşen İkarus’un Yunan miti benzer biçimde öteki gezegenlere meydana getirilen yolculuklar hakkındaki birçok öykü ve efsaneleşmiş vardı. Orta Asır’da, Denizci Sinbad’ın hikayesi benzer biçimde ay ve öteki gezegenlere meydana getirilen yolculuklar hakkındaki da birçok öykü vardı.

Sadece, yıldızlar arası seyahate yönelik ciddi ilmi alaka 19. yüzyıla kadar gelişmedi. 1865’te, İngiliz gökbilimci John Herschel isminde bir kitap yayınladı Dünyaların Çoğulluğu Üstünezeki hayatın yaşamış olduğu başka gezegenlerin olmasının olası bulunduğunu savunduğu bir kitap yayınladı. 1895’te Amerikalı gökbilimci Percival Lowell, Hayatın Memleketi Olarak MarsMars’ta zeki hayat olduğuna dair kanıtlar olduğunu savundu.

20. yüzyılın başlarında, bir takım bilim insanı ve mühendis yıldızlararası feza aracı için ciddi tavsiyeler geliştirmeye başladı. 1919’da, Alman füze mühendisi Hermann Oberth isminde bir kitap yayınladı Gezegensel uzaylara füze (Gezegenlerarası Uzaya Füze), füze tahrikinin temel prensiplerini özetlediği bir yazı yayınladı. 1923’te Amerikalı füze mühendisi Robert Goddard, Aşırı Yüksekliklere Erişme YöntemiAy’a ulaşabilecek sıvı yakıtlı bir roketin tasarımını anlattığı bir yazı yazdı.

20. yüzyılın ikinci yarısında, yıldızlar arası feza araçlarının geliştirilmesinde büyük ilerleme kaydedildi. 1957’de Sovyetler Donanması, Dünya yörüngesine giren ilk suni uydu olan Sputnik’i fırlattı. 1961’de Yuri Gagarin uzaya yolculuk eden ilk insan oldu. 1969’da Neil Armstrong ve Buzz Aldrin, ayda yürüyen ilk insanoğlu oldu.

21. yüzyılda hala yıldızlararası feza aracı yok, sadece bu tür feza araçları için geliştirme aşamasında olan bir takım tavsiye var. En iddialı önerilerden biri, Güneş’e en yakın star olan Proxima Centauri’ye minik feza araçlarından oluşan bir filo göndermeyi amaçlayan Breakthrough Starshot projesidir. Uzay aracı bir lazer ışınıyla hareket ettirilecek ve Proxima Centauri’ye ortalama 20 yılda ulaşacaklardır.

Yıldızlararası feza aracının geliştirilmesi büyük bir meydan okumadır, sadece ardından gitmeye kıymet bir meydan okumadır. Şayet bigün yıldızlar arası seyahati başarabilirsek, insanlık için yepyeni bir olasılıklar dünyasının kapılarını açacaktır.

III. Yıldızlararası Yolculuk Şekilleri

Yıldızlararası yolculuk için tavsiye edilen birçok değişik metot vardır ve her birinin kendine has avantajları ve dezavantajları vardır. En yaygın yöntemlerden bazıları şunlardır:

• Nükleer fisyon yahut füzyonla tahrik
• Güneş yelkenleriyle tahrik
• Lazer ablasyonu ile tahrik
• Antimadde imhasıyla tahrik
• Warp sürücüsüyle tahrik

Bu yöntemlerin her birinin kendine has zorlukları vardır ve hangi yöntemin yıldızlar arası yolculuk için en ergonomik olacağı hemen hemen belli değildir. Sadece, bu yöntemler üstüne araştırmalar devam etmektedir ve bu yöntemlerden bir yahut daha fazlasının nihayetinde yıldızlar arası seyahatin reel olacağı noktaya kadar geliştirilmesi mümkündür.

IV. Yıldızlararası Yolculuk İçin İtki Şekilleri

Yıldızlar arası seyahat için tavsiye edilen birçok değişik itme yöntemi bulunmaktadır ve her birinin kendine has avantajları ve dezavantajları vardır.

En yaygın yöntemlerden biri kimyasal tahrikyakıt ve oksitleyicinin tepkimesini itme üretmek için kullanır. Bu, roketlerde kullanılan prensiple aynıdır ve bir feza aracını yüksek hızlara çıkarmak için en etken yoldur. Sadece, kimyasal itme bununla birlikte yıldızlararası mesafeleri kat etmenin en pahalı ve en verimsiz yoludur.

Başka bir seçenek ise nükleer tahriknükleer reaksiyonlardan salınan enerjiyi bir feza aracına güç vermek için kullanır. Bu, bir nükleer reaktörü bir iticiyi ısıtmak için kullanmak yahut bir nükleer darbe tahrikini direkt feza aracını hızlandırmak için kullanmak benzer biçimde muhtelif yollarla yapılabilir. Nükleer tahrik, kimyasal tahrikten daha verimlidir, sadece bununla birlikte daha pahalı ve karmaşıktır.

Başka bir seçenek ise ışınlı tahrikbir feza aracını hızlandırmak için lazer yahut mikrodalga ışını kullanan. Bu nispeten yeni bir teknolojidir, sadece oldukca bereketli olma potansiyeline haizdir. Sadece, ışınlı tahrik, sağlanması zor olabilen büyük oranda enerji gerektirir.

En son, bir takım var egzotik tahrik şekilleri antimadde, warp sürücüleri yahut solucan delikleri benzer biçimde önerilenler. Bu yöntemlerin tüm bunlar kuramsal olarak olası, sadece şu anda teknolojik yeteneklerimizin ötesinde.

V. Yıldızlararası Yolculuk ve Fizik

Yıldızlararası yolculuk fizik yasaları tarafınca kısıtlanmıştır. Bunlardan en temel olanı, herhangi bir şeyin yolculuk edebileceği en yüksek hız olan fer hızıdır. Bu, fer hızında yolculuk eden bir feza aracının bile en yakın star olan Proxima Centauri’ye ulaşmasının 4,24 sene süreceği anlama gelir.

Bir öteki mühim engelleme ise bir feza aracını göreli hızlara çıkarmak için ihtiyaç duyulan enerji miktarıdır. Ihtiyaç duyulan enerji miktarı feza aracının hızıyla beraber üssel olarak artar, bundan dolayı bir feza aracını fer hızına çıkarmak için çok önemli oranda enerji icap eder.

Bu engellemeler yıldızlararası seyahati oldukca sıkıntılı bir öneri haline getirir. Sadece, potansiyel olarak bu zorlukların üstesinden gelebilecek bir takım yıldızlararası yolculuk yöntemi önerilmiştir. Bu yöntemlerden bazıları şunlardır:

• Nükleer tahrik
• Antimadde itkisi
• Güneş yelkenleri
• Işınlanmış tahrik

Bu yöntemler hemen hemen geliştirmenin erken aşamalarında olsa da gelecekte yıldızlar arası yolculuğu gerçeğe dönüştürme potansiyeline sahipler.

VI. Yıldızlararası Yolculuk ve Hayat

Dünya haricinde hayatın var olup olmadığı sorusu bilimin en temel sorularından biridir. Bu soruya emin bir yanıt olmasa da, evrende hayatın yaygın olabileceğine inanmak için bir takım niçin vardır.

Evvela, kainat oldukca geniştir ve birçoğu gezegenler tarafınca yörüngelenen milyarlarca star ihtiva eder. İstatistiksel olarak Dünya’nın evrende hayatı destekleyebilen tek gezegen olması pek ihtimaller içinde değildir.

İkincisi, Dünya’da hayatın var olması için lüzumlu koşullar benzersiz değildir. Hayat için lüzumlu olan su, karbon ve öteki elementler evrenin her yerinde bulunur.

Üçüncüsü, Dünya’daki hayat, Antarktika’nın donmuş çöllerinden Yellowstone Ulusal Parkı’nın kaynar sıcak su kaynaklarına kadar oldukca muhtelif ortamlarda hayatta kalmak için evrimleşmiştir. Bu, hayatın öteki gezegenlerdeki oldukca muhtelif koşullara ahenk sağlayabileceğini düşündürmektedir.

Evrende hayatın yaygın olabileceğine inanmak için bu nedenlere karşın, Dünya’nın ötesinde hayatın var olduğuna dair emin bir delil hala yok. Dünya dışı hayat arayışı, feza araştırmalarının başlıca hedeflerinden biridir ve bilim adamları, evrenin öteki kısımlarında hayat aramamızı sağlayacak yeni teknolojiler geliştirmek için devamlı olarak iş koşturmacasındadır.

VII. Yıldızlararası Yolculuk ve Hayat

Dünya haricinde hayatın var olup olmadığı sorusu bilimdeki en temel ve kalıcı sorulardan biridir. Bu soruya emin bir yanıt olmasa da, evrende hayatın yaygın olabileceğine inanmak için bir takım niçin vardır.

Evvela, kainat oldukca geniştir ve çok önemli sayıda star ihtiva eder. Bu, hayat barındırabilecek oldukca sayıda potansiyel gezegen olduğu anlama gelir.

İkincisi, hayatın var olması için lüzumlu olan koşullar Dünya’ya has değildir. Mesela, bildiğimiz hayat için vazgeçilmez olan su, güneş sistemimizdeki öteki birçok gezegende bulunur.

Üçüncüsü, evrim periyodu hayatın oldukca muhtelif koşullara ahenk sağlayabildiğini göstermiştir. Bu, hayatın Dünya’dan oldukca değişik ortamlarda var olabileceğini düşündürmektedir.

Normal olarak, dünya dışı hayat fikrine karşı bir takım güçlük da var. Zorluklardan biri yıldızlar arasındaki çok önemli mesafeler. Bu, bir gezegendeki hayatın başka bir gezegendeki yaşamla haberleşme kurmasını zorlaştırıyor.

Bir öteki güçlük ise hemen hemen Dünya haricinde bir hayat kanıtı bulamamış olmamız. Bu, evrende hayatın ender olduğu anlamına gelebilir yahut hemen hemen doğru bölgelere bakmadığımız anlamına gelebilir.

Bu zorluklara karşın, dünya dışı hayat arayışı ilmi incelemelerin ana odak noktası olmaya devam ediyor. Dünya haricinde hayat bulmada başarı göstermiş olursak, kainat ve evrendeki yerimiz ile alakalı anlayışımız üstünde derin bir tesiri olacaktır.

Yıldızlararası Yolculuk ve Ahlaki

Yıldızlararası yolculuk, aşağıdakiler de dahil olmak suretiyle bir takım ahlaki problemi gündeme getirir:

* Yıldızlararası seyahatin, öteki gezegenleri kolonileştirmek yahut harp açmak benzer biçimde askeri amaçlarla kullanılabilme potansiyeli.
* Yıldızlararası seyahatin öteki medeniyetlerin organik gelişimini bozma potansiyeli.
* Yıldızlar arası seyahatin öteki gezegenlere yeni hastalıklar yahut teknolojiler getirme potansiyeli ve bu durumun o gezegenlerin sakinleri için yıkıcı sonuçlar doğurması.
* Yıldızlar arası seyahatin insanlığın yahut öteki zeki hayat formlarının yok bulunmasına yol açma potansiyeli.

Yıldızlararası seyahate çıkmadan ilkin bu ahlaki sorunları dikkatlice göz önünde bulundurmak önemlidir. Bu teknolojiyi görevli bir halde kullandığımızdan ve öteki hayat formlarına yahut kendi gezegenimize zarar verebilecek hiç bir şey yapmadığımızdan güvenli olmalıyız.

IX. Yıldızlararası Yolculuk ve Gelecek

Yıldızlararası yolculuk göz ürkütücü bir meydan okumadır, sadece dünya genelinde bilim adamları ve mühendisler tarafınca etken olarak takip edilen bir meydan okumadır. Nükleer tahrik, güneş yelkenleri ve lazer tahriki dahil olmak suretiyle yıldızlararası seyahati başarmak için kullanılabilecek bir takım potansiyel tahrik yöntemi vardır. Bu yöntemlerin her birinin kendine has avantajları ve dezavantajları vardır ve muayyen bir vazife için en iyi yaklaşım, varış noktası, istenen hız ve mevcut bütçe dahil olmak suretiyle bir takım faktöre bağlı olacaktır.

Yıldızlararası seyahatin teknik zorluklarına ayrıca, dikkate katılması ihtiyaç duyulan bir takım ahlaki ve yasal problem da vardır. Mesela, bir yıldızlararası feza aracı bir uzaylı medeniyetiyle karşılaşırsa ne olur? Onlarla iyi mi etkileşime gireceğiz ve bu şekilde bir karşılaşmanın ihtimaller içinde neticeleri nedir? Bunlar basit cevapları olmayan karmaşa sorulardır, sadece yıldızlararası yolculuk olasılığını keşfetmeye başladığımızda bu tarz şeyleri dikkate almak önemlidir.

Zorluklara karşın, yıldızlar arası yolculuk ardından gidilmeye kıymet bir hedeftir. İnsan keşfindeki bir sonraki büyük sınırdır ve kainat anlayışımızı kökten değişiklik yapma potansiyeline haizdir.

S: Yıldızlararası seyahat nelerdir?

A: Yıldızlararası yolculuk, yıldızlar yahut star sistemleri arasındaki seyahattir. Tek bir star sistemi içerisindeki gezegenler arasındaki yolculuk olan gezegenler arası seyahatten oldukca daha sıkıntılı bir önermedir. Yıldızlar arasındaki mesafeler oldukca büyüktür ve bu mesafeleri kat etmek için ihtiyaç duyulan enerji miktarı muazzamdır.

S: Yıldızlar arası yolculuğun zorlukları nedir?

A: Yıldızlararası yolculuğun zorlukları şunlardır:

* Yıldızlar arasındaki uzaklıkların muazzam olması.
* Enerji maliyetlerinin yüksek olması.
* Bir feza aracını başka bir yıldıza ulaşabilecek kadar yüksek bir hıza çıkarabilecek bir itme sistemine gerekseme duyulması.
* Uzayın sıkıntılı koşullarına dayanıklı bir feza aracına gerekseme duyulmaktadır.

S: Yıldızlar arası yolculuğun olasılığı nelerdir?

A: Yıldızlararası seyahatin beklentileri, öteki yıldızlara yolculuk etmeyi olası kılabilecek yeni teknolojiler geliştirildiği için artıyor. Sadece, bu hala oldukca sıkıntılı bir önerme ve yakın gelecekte yıldızlar arası seyahatin gerçeğe dönüşmesi pek ihtimaller içinde değil.